Araştırmacı-Yazar Furkan Yılmaz ALTUNÖZ Okulumuzda
Araştırmacı - Yazar Furkan Yılmaz ALTUNÖZ okulumuzu ziyaret ederek öğrencilerimiz ile sohbet etti
Umre ziyareti sebebiyle Mekke-i Mükerreme´de bulunan araştırmacı-yazar Furkan Yılmaz ALTUNÖZ üç arkadaşıyla birlikte 20 Mart 2019 Çarşamba günü okulumuzu ziyaret ettiler. Okulumuza kitaplarından örnekler kitaplar da hediye eden ALTUNÖZ´ün; 7, 8 ve 9. sınıf öğrencilerimizle yapmış olduğu sohbetten bazı başlıklar:
Kendimi genç olarak tanımladığımda bazı insanlar buna hayret ediyor. Saçına sakalına bak, nasıl genç olabilirsin diyorlar veya demek istiyorlar. Oysaki genç, önünde yaşanacak uzun bir hayat olması sebebiyle, geleceğe dair hayalleri ve planları olan ama aynı zamanda bunları gerçekleştirmek için çalışan kişi demektir. Benim de geleceğe dair hayallerim ve planlarım var. Bunları gerçekleştirmek için çalışıyorum. Bu sebeple kendimi genç sayıyorum. Yaşı genç olsa da, içinde yaşama aşkı, sevdası ve yarınlarla ilgili hayalleri olmayan kişi genç sayılmaz.
Okumak bir Müslümanın en ilk görevidir. Adem Aleyhisselam dünyaya ayak bastığı anda kendisine "suhuf" yani yazılı sayfalar verildi. Birçok peygambere "suhuf" veya "kitap" verildi. Hz. Muhammed (SAV)´den sonra peygamber gelmeyecek ama O´na gelen Kitabın (Kur´an) hükmü kıyamete kadar geçerli olacak. Demek ki Allah Teâlâ kitaplı bir Müslüman, kitaplı bir aile, kitaplı bir toplum, kitaplı bir devlet istiyor. Kuran´ın gelen ilk ayeti de "oku" emriyle başlar. Kuran da zaten "okunan" demektir.
İnsanlar ne yapar? Beslenir, barınır ve ürer. Hayvanlar da aynılarını yapar. Ama hayvanlar okumaz. Çünkü kitabın muhatabı insandır. Okumak, insanı hayvanlardan ayırır.
Bugün Müslüman coğrafyası çeşitli sıkıntılarla karşı karşıyadır. Kimi topraklar işgal altındadır. Bundan nasıl kurtulabiliriz? Bundan ancak bilgi, birikim, bilinç, güç ve yönetmekle kurtulabiliriz. Bir Müslümanın takip etmesi gereken bir yoldur. Dünya´da Müslümanların sayısı bir buçuk milyondan fazladır. Ama çok daha az olan Yahudiler Ortadoğu´ya hükmediyor, yönetiyor. Bizim yönetebilmemiz için gücümüzün olması gerekir. Bunun için de bilgi, birikim ve bilinç gerekir.
Biz ömrümüzü mutfak, tuvalet ve yatak odası arasında geçirmek için yaratılmadık. Bunu hayvanlar da yapıyor. Bizim bir insan olarak, bir Müslümanlar olarak hedeflerimizin olması gerekir. Biz dünyaya ahlakı ve adaleti getirmek için yaratıldık.
Ben aşığım, onun için yazıyorum. Âşık olduğum şey bayrak, âşık olduğum şey ezan, âşık olduğum şey özgür bir vatan, âşık olduğum şey İslam Ümmetinin özgür bir şekilde hayatını sürdürmesini sağlayacak şeylerdir. Bu anlamda benim hayallerim mezara kadar gider. Hatta yetmez, cennete kadar uzanan bir hayalim var.
Her gün okurum. Okumadığım gün güneş doğmamış demektir. Okumadan geçirilmiş gün israf edilmiş demektir. Dinimize göre de israf haramdır.